3 Hikaye Yapısı
McKee, hikayeleri üç ana yapı grubuna ayırıyor. Bunların neler olduğunu bilmek, yazacağınız
senaryonun kaderini olumlu yönde etkileyebilir.
1) KLASİK YAPI ("Classical Design")
Bu yapı, "Temel Hikaye" ("Archplot") olarak da bilinir. Burada aktif bir kahraman ("protagonist")
vardır. Bu kişinin somut bir amacı bulunmaktadır ve bu amaca ulaşmak için de çoğunlukla dışsal
düşman güçlerle mücadele eder.
Bu tür hikayeler genel olarak çizgisel bir anlatıma sahiptir. Yani olaylar başlar, devam eder ve biter.
Olayların geçtiği ortam (dünya, gerçeklik) tutarlıdır, yani belirli kuralları vardır ve bu kurallar hikaye
boyunca değişmez. (Bu kurallar ille de gerçek dünyanın kuralları olmak zorunda değildir. Hikaye, kendi
gerçekliği içinde belirli kurallar da oluşturabilir - Örn. "Yıldız Savaşları" ya da "Matrix". Ama bir kere
bunlar oluşturulduktan sonra değiştirilmezler). Hikayedeki olaylar, bu kurallar doğrultusunda, açık bir
nedensellik içinde yaşanır. Yani belirli nedenler, bu kurallar sayesinde, belirli sonuçlara neden olur.
Bu tür hikayelerin net, açık bir sonu vardır. Hemen hiçbir şey muallakta kalmaz.
ÖRNEKLER: Thelma ve Louise, Shine, Wanda Adında Bir Balık, Titanic, vb.
2) MİNİMALİST YAPI ("Miniplot")
Minimalist hikayeler "hikayesizlik" anlamına gelmez. Bu tür hikayeler de en az "Temel Hikaye" kadar
iyi bir biçimde icra edilmelidir. Minimalist hikayeler izleyicinin ilgisini ayakta tutacak ölçüde "temel hikaye"
unsurlarından faydalanırlar, yalnızca bunu yalın ve ekonomik bir biçimde yaparlar. Yine de bu türün iyi
örneklerini seyredenler evlerine "ne kadar da güzel bir hikaye" diyerek giderler.
Minimalist hikayelerde birden fazla kahraman olabilir. Bu kahramanlar dış dünyanın gerçekleri ile değil
de birbirleriyle ya da kendi iç meseleleriyle uğraşırlar ("Yeni Başlayanlar İçin İtalyanca"). Ayrıca
bu kahramanlar pasif tipler olabilirler ("Geçmişi Olmayan Adam"). Bu tür hikayelerin kesin, net bir
biçimde bitmesi de gerekmez. Bazı şeyler muallakta kalabilir. Bu tür filmlerin sonunda izleyici
hikayenin nasıl devam edebileceğini sinemadan çıktıktan sonra da uzun uzadıya düşünür.
ÖRNEKLER: Fatih Pelle, Paris Texas (W. Wenders), vb.
3) ANTİ-YAPI ("Antiplot")
Bu tür hikayelerde "Klasik Yapı"nın unsurları tersyüz edilir. Geleneksel anlatım tarzları ile çelişkili
yaklaşımlar benimsenir. Hatta formel ilkelerle dalga geçilir. Neden sonuç ilkesindense rastlantılar
önemlidir (Not: "Klasik Yapı"da da rastlantılara yer verilebilir ama neredeyse sadece 1. Perdede).
Zaman çizgisel değildir. Yani hikaye geçmiş ve gelecek arasında gidip gelir ("Ucuz Roman"ın hangi
tekniği kullandığını öğrenmiş oldunuz). Olayların geçtiği, kahramanların yaşadığı dünya da tutarlı bir
gerçekliğe sahip değildir. Yani hayatı yöneten sabit kurallar olmayabilir.
ÖRNEKLER: Kayıp Otoban ("Lost Highway"), Wayne'in Dünyası, Endülüs Köpeği ("Un Chien Andalou"),
After Hours, vb.