"Tepki" - Mckee Notları - 08
Kahraman, hayatının dengesindeki olumlu ya da olumsuz değişikliğe, karakterine ve dünyasına uygun
bir biçimde tepki verir. Tepki vermeyi reddetmesi ise, minimalist NONPLOT'ların en pasif
kahramanlarında bile, çok uzun süremez. Çünkü hepimiz hayatımız üzerinde makul düzeyde bir
denetim sahibi olmak isteriz ve eğer bir olay bu denge ve kontrol duygumuzu kökten bozarsa, ne isteriz?
Kahramanımız da dahil, herhangi bir insan ne ister? Bu dengeyi yeniden kurmak ister.
Bu nedenle Tetikleyici Olay önce kahramanın hayatının dengesini bozar, sonra da onda bu dengeyi
yeniden kurma isteğini uyandırır. Bu ihtiyaçtan mütevellit - genelde hemen, bazen bir düşünce süreci
sonunda - kahraman bir Arzu Nesnesi düşünüp bulur. Bu Arzu Nesnesi, "fiziksel", "durumsal" ya da
"davranışsal" bir şeydir ve kahraman hayatını tekrar dengeye sokabilmek için bu şeyden mahrum
olduğunu ya da bu şeye ihtiyaç duyduğunu hissetmektedir.
Son olarak Tetikleyici olay kahramanı bu nesne ya da hedefi ele geçirmek için aktif bir arayışa sevkeder. Ve bir çok hikaye ya da tür için bu yeterlidir: Bir olay kahramanın hayatının dengesini altüst
eder; kahramanda, hayatını düzeltmesi için gereken bir şeye karşı bir arzu uyandırır ve kahraman da
bu şeyin peşine düşer.
Ama en çok hayranlık duyduğumuz kahramanlarda, Tetikleyici Olay sadece bilinçli bir arzu uyandırmaz,
bilinçsiz bir arzu da uyandırır. Bu iki arzu birbiriyle çok şiddetli bir biçimde çatıştığı için bu karmaşık
karakterler son derece büyük acılar da çekerler. Kahraman bilinçli olarak ne istediğini zannederse
zannetsin, seyirciler kahramanın aslında bunun tam zıddını istediğini hissederler ya da fark ederler.